mutlu ol! bu bir emirdir!
“batılı olacağız, çağdaş olacağız, moderin olacağız, mutlu olacağız…” 🙂
yazı kalır
“batılı olacağız, çağdaş olacağız, moderin olacağız, mutlu olacağız…” 🙂
haftasonu ne dinleyeceğim belli oldu..
goril ve şekspir devrini kapatıyorum.
ters evrim olur belki diye okkaa bekledim, bi şey olmadı. demekki yalan bu evrim mevrim hikayeleri..
şimdi sağda solda devrim yapıp, bitiriyorum bu gorilli-şekspirli dönemi, varsa yoksa devrim..
ne anlattığını bilmiyorum ama çok pis halaya çağırıyor bu şarkı.. aheey aheeeyyy…
çok güldüm buna:
…
kadın – senin hiç inancın yok mu yahu?
adam – olmaz mı!? dini bütün bir materyalistim ben!
…
ecnebi şarkılardan uzak durmak eyi değilmiş, böyle şeyler de kaçıyor aradan o zaman..
gün geçmiyor ki kamera ve/veya mikrofon görünce dili dönmeyen/çok dönen, mala bağlayan, afallayan/afallatan, uçup giden, saçmalayan, çıldıran biriyle karşılaşmayalım..
işte bu güzel insanların en güzellerinden bi seçki:
bendeki yeri apayrı olan, ‘kısa ve öz’ ak amcamızla yapayım açılışı:
sitem
önde zeytin ağaçları arkasında yar
sene 1946
mevsim
sonbahar
önde zeytin ağaçları neyleyim neyleyim
dalları neyleyim.
yar yollarına dökülmedik dilleri neyleyim.
hüsne mağrur olma, ey yüzü mâhım
niceler yokuştan inişten geçti
kâr etmedi sana feryâd ü âhım
tîr-i âhım kûh-ı keşiş’ten geçti
kendi sesinden şiirleri: ‘hasretinden prangalar eskittim’