maziyi düşünmek

ben aslında güvercinleri çekecektim ama amcayı o vaziyette görünce, dur bakalım şu klasik karelerden birini tutturabilecek miyim diyerek bastım aletin düğmesine.. kare, klasik olmasına klasik ama yine de kompozisyonun hüznünden hiçbir şey eksiltmiyor..

dede ne düşünüyordu o an acaba? ne olacak, muhtemelen maziyi düşünüyordur.. cumhuriyet parkı ‘nın eski günlerini.. izmit ‘in eski halini belki de, fethiye caddesi ‘ni, sahili.. güvercinler aynı, kargalar aynı, mekan aynı, insanlar hızla değişiyor..

yaa dede, bi ‘ooof of’ çekip, ‘nerede o eski günler’ deme vaktidir..

bilinen en eski fotoğraf

işte her şey böyle başladı 🙂

ekleme: joseph nicéphore niépce tarafından 1826 yılında, 20*25 santimetrelik yağlandırılmış katran üzerine “view from the window at le gras (le gras ‘taki pencereden görünüm)” adıyla çekildi. 8 saatlik pozlama süresinden ötürü binalar, sağdan ve soldan güneşle aydınlanıyor. bu fotoğraf genellikle, başarılı ilk kalıcı fotoğraf olarak kabul edilir.

kaynak: vikipedi

ayrıca ilk fotoğraflardan oluşan bi seçkiye de şuradan ulaşabilirsiniz..

sınav haftası web uğraşı..

sınırlandırılmayı sevmiyorum arkadaş 🙂 şu wordpress arkadaş iyi güzel de her bi şeye izin vermiyor, istediğin her eklentiyi ve temayı kullanamıyorsun; en azından ben 4-5 günlük wordpress deneyimime dayanarak öyle olduğunu düşünüyorum.. belki de yapılabiliyordur da ben becerememişimdir.. her neyse, sonuç olarak şu temayı ya da şu eklentiyi ya da şu şarkıyı bu sitede nasıl kullanabilirim gibi sorularla başlayan arayışım (google seni seviyoruz), bugün yerini bedava bir web sayfası adını (domain), bedava bir web sitesi barındırma (hosting) sunucusuna (host), filezilla programını kullanarak ftp yöntemiyle wordpress kurma işine bıraktı (ne çok şey öğrendim bi gecede, ne akıllı bi şeyim ben böyle, sevimli miyim neyim lan ben)..

sıra geldi bu sunucuda bu uygulama çalışır mı kısmına.. şimdi de onunla uğraşmak gerek.. sonra ver elini özgürlük, ne istersen koy.. sonra biraz ders çalış, arif hocama ayıp olmasın.. çok daha sonra, bedava web hizmetlerinin (domain, barındırma vs.) cılkının er ya da geç çıktığına tanık ol ve siteyi başka bi yere taşı falan filan bilmem ne..

yok eğer her şey yolunda giderse bu işi nasıl becerdiğimi de adım adım anlatırım da bari daha çok işe yarasın bu uğraş..

uykusuz her gece..

gözlerim kapanıyor uykusuzluktan, dalıyorum ikide bir ama azmettim bu defa kouelohab ‘ın albümü için foto yükleme işini bitirecez (ali ile beraber); hazır sınavlardan biraz boşluk bulmuşken.. box ‘ın azizliğine uğramış olmasaydık gerçi şu an erus hazır hale getirmişti o albümü çoktan.. arkadaş ne güzel site yapmışlar, paylaşıma da izin veriyorlar iyi hoş amma bağlantıları vermiyorlar! olacak iş değil yahu..

‘avrupa yakası’ yılbaşı şarkısı

avrupa yakası‘nın yılbaşı (2007’ye girerken) bölümünde tanrıverdi‘nin erkin koray sahneye çıkmadan önce söylediği bi şarkı vardı: “aşkınla yandım“.. cem karaca gibi okuduğu için ben parçayı cem karaca’nın sanarak (meğer söz-beste kendisine aitmiş), aramaya koyulmuştum ama ne ettiysem bulamamıştım.. benim gibi peşine düşenlerin sayısı artmış olacak ki şu an nette rahatlıkla bulunabiliyor.. izleyelim:

aşkınla yandım aşkınla yandım
yandım da yandım da küllere döndüm
düşündüm seni senli günleri
düşündüm düşündüm uykuya daldım
gittiğin günü bittiğim günü
hatırladım da kabusla kalktım
aşkınla yandım aşkınla yandım
yandım da yandım da küllere döndüm

söz-müzik: sarp apak (tanrıverdi)