ortaköy-üreğil doğa yürüyüşü

kıştı, taşınmaydı gibi türlü bahanelerden sebep, epeydir yürüyüşlerine katılamadığım gezintrek ekibiyle, uzun zamandır gitmeyi istediğim ancak bir türlü denk getiremediğim iznik bölgesinde yürüdük birkaç hafta önce, sonunda.

ilk olarak fark ettiğim, pazar sabahının saat 6’sı da olsa, yeni mahallemden e-5’e (medeniyete) giden belediye otobüsleri durağa dolu gelebilir, hatta öyle dolu gelir ki binilemeyebilir; bunu not ettim. zorunlu uyarı: hayır, sebep ‘milletin pazarın o saatinde gezmeye çıkacak kadar keyifçi olması‘ falan değil, bayağı işe gidiyor ‘millet‘. bu insan manzarasını gördükten sonra, iett‘nin o saatlere 12 dakikada bir otobüs seferi koymuş olmasını önceden nasıl sorgulamadığıma şaşırdım.

uzun bir iett sohbetinden sonra yürüyüşten notlar…
parkurun ilk kısmındaki otoyol gürültüsünü saymazsam, bol kuş ve orman sesli bir yürüyüş oldu.
hava açık/güneşli ve fakat pusluydu da, bu nedenle iznik gölü manzarası pek keyifli değildi.
çam ormanı içindeki traktör yollarından ve patikalardan/çalılardan devam eden parkurda çam ağacına doydum adeta. orman deyince -nedense- gözümde ilk canlanan ağaçlar çam ailesinden oluyor.
yer yer, sedir yolu diyebileceğimiz, iki yanı sedir ağaçlarıyla kaplı uzun, ottan yollara denk geldik; buraların manzarası oldukça güzeldi.
çam keseböceklerinin yani tırtılların, çamların tepesindeki beyaz keselerinden çıkıp toprağa indiği döneme denk geldiğimiz için yürüyüşten sonra herkes kaşınmaya başladı; meğer hepimizin tırtıla alerjisi varmış! kendileriyle hiç temas etmesek de, havaya/toprağa kendilerinden çok şey katmış olmalılar ki etkilendik bu tırtıllardan.. hem bolca çam kesesi hem de yerde upuzun katar olmuş giden tırtıllar gördüm ama fotoğraflamadım ki benden başkası görmesin, tıssıs.
ve günü, araçla iznik gölü sahiline inerek taçlandırdık.

yürüyüş rotamıza dair ayrıntılar şurada, özet burada:

 

çoğunlukla öğlenin ortasında, şiddetli güneşte çekebildiğim bol kontrastlı fotoğraflarım:


Yorumlar