emo genç kocaeli ‘nin katkılarıyla, omron firmasından halil koçak,bugün bi seminer için veziroğlu yerleşkesi ‘ndeydi.. otomasyonun ne olduğundan genel hatlarıyla bahsederek, otomasyonda kullanılan sistemler (plc, scada..), parçalar ve programlar hakkında da yüzeysel bilgiler aktardı bizlere.. daha çok firma tanıtımı şeklinde geçen seminerin bana en büyük katkısı;
-hareket denetimi (motion control)
-görsel denetim (visual control)
konularının otomasyonda önemlerinin ne kadar arttığını öğrenmek ve iyice bellemek oldu açıkçası.. ben, hadi hareket denetimi değil ama görsel denetimin öneminin bu kadar arttığının farkında değilmişim, bunu gördüm bugün..
hareket denetimi yüzeysel olarak tesislerdeki “robotik” kolların denetimiyle ilgili bi alan..
görsel denetim ise, otomasyon ve görüntü işleme konularının bi arada kullanılmasıyla gittikçe yaygınlaşan bi yöntem.. yani harekete, ışığa ya da sıcaklığa bağlı bi “algılayıcı(sensör)” yerine doğrudan bi “kamera”nın gördüğü bilgileri işleyerek otomasyon içerisinde değerledirmeye dayalı bi sistem..
gelgelelim, bu “görsel denetim” olayı benim niye bu kadar dikkatimi çekti? ben işaretten ve işareti(görüntü de bi işarettir neticede) işlemekten uzak durmaya çalışırken, otomasyonda artarak kulanılmaya başlanması, bu konuya daha fazla kayıtsız kalmama engel olacak sanırım.. çünkü bizim otomasyonla alakalı öğrendiğimiz ya da öğrenmekle yetindiklerimiz “plc” hadi bilemedin üzerine bi de “scada” sistemleri olsun en fazla.. ama bunlardan bahsetmeyecem bile dedi halil bey, “çünkü bunları bilmemek gibi bi lüksünüz kalmadı artık” dedi.. yani onları zaten bileceksin, bunun dışında da “görüntü işleme” veya “robotik” konularına olan ilgin de sana birer artı kazandıracak..
kısacası gün geçtikçe mühendislerden istenenler artıyor.. en mantıklısı bi an önce mezun olup, gelişimi işle beraber sürdürmek.. 🙂 bi çok mühendis bunun tam tersini öğütlerken; ders yükünden kurtulup çalışma hayatıyla paralel bi şeyler öğrenmek bana daha zevkli olur gibi geliyor şu an..