spartaküs

spartaküs

 
spartakus ‘tu adım!
ve kara afrika ‘dan zenci köleler taşıyan
amerikan gemileri ‘nde forsaydım.
çin duvarı ‘nın çamurunu,
mısır piramitleri ‘nin hamurunu ellerimle kardım.
ve her yıkılışında babil kentini ben onardım.
anibal, “ahırlarımı iyi temizle” dedi bana.

bendim,
ortaçağ derebeyleri ‘nin tarlasını süren,
sığırlarını güden
ve ellerimle ördüğüm kale duvarlarının üstünde
barbunya şövalyesi ‘nin oklarıyla ölen,
satın alınan,
öldürülen bir köleydim ilkin;
sonra adım “serf” oldu.
ve sonra canımı bağışlayan yasalar kondu.

atını tımarladım sezar ‘ın,
ve aslan yürekli rişar ‘ın,
uğruna öldüm kral seddimsever ‘in;
seddimsever ‘se beni hiç sevmedi hiç.

uyumak şimdi,
uyumak,
uyanmak yüzyıl sonra sevgilim…
hayır hayır!
ben spartakus değilim!
kendi asrım beni korkutmuyor.
ben kaçak değilim.
asrım sefil,
asrım yüz kızartıcı,
asrım cesur, büyük ve kahraman.
dünyaya erken gelmişim diye kahretmedim hiçbir zaman.
ben yirminci asırlıyım.
ve bununla övünüyorum.
bana yeter,
yirminci asırda olduğum safta olmak;
bizim tarafta olmak .
ve dövüşmek ,
ve dövüşmek,
ve dövüşmek yeni bir alem için.

yüzyıl sonra sevgilim…
hayır! her şeye rağmen daha evvel.
ve ölen ve doğan
ve son gülenleri güzel gülecek olan yirminci asır.

spartakus ‘tu adım!
ve kara afrika ‘dan zenci köleler taşıyan
amerikan gemileri ‘nde forsaydım.
çin duvarı ‘nın çamurunu,
mısır piramitleri ‘nin hamurunu ellerimle kardım.
ve her yıkılışında babil kentini ben onardım.
anibal, “ahırlarımı iyi temizle” dedi bana.

bendim,
ortaçağ derebeyleri ‘nin tarlasını süren,
sığırlarını güden
ve ellerimle ördüğüm kale duvarlarının üstünde
barbunya şövalyesi ‘nin oklarıyla ölen,
satın alınan,
öldürülen,
öldürülen…

 
ihsan ünlüer

 

ayaküstü yaşanmış ölümsüz aşk hikayeleri

ayaküstü yaşanmış ölümsüz aşk hikayeleri


her durakta ölümsüz bir aşk edineceğim
bir bakıştan bir duruştan
çağrışımın sonsuz hazından
unutulmaz bir sevgili daha bırakacağım ardımda
belki de yaşanabilecek en uzun serüveni terk edeceğim
daha otobüsün ilk basamağında
kim bilebilir ki?
sonrayı, sonrasını kim bilebilir?
gizli gizli veda edeceğim ona, görmeyecek
ve bu duyguyla burkulmuş yüreğim
otobüs camına bağrında kanlı bir ok ile
bir aşk levhası çizecek, ah min-el!
bu da ötekiler gibi kendisini ölesiye sevdiğimi bilmeden
yaşayıp gidecek

 
murathan mungan

 

feryad û isyanım

feryad û isyanım

mem nelere gark olmadı zîn’in ateşi için
ferhad dağları delmedi mi şirin’in aşkı için
kusur ise her saniye her yerde seni anmak
mecnun az mı yemin etti leyla’nın başı için

sesi yorgun gözlerinden uykusuzluk seçilir
görkeminin zerresinden ağrı dağı küçülür
gecelerin kollarında leblerinin bal suyu
aydan dökülürcesine kana kana içilir devamını oku