hal ahval

kuyucaklı yusuf‘tan sonra anadolu hikayeleri çekti canım ve epeydir gözümün kesmediği bir romana başladım, ince memed‘i okumaya karar verdim. benim elimde bir kitap aylarca gezindiği için öyle film seçer gibi ha deyince başlayamıyorum yeni bir kitaba, gerçi filmleri de bir ‘ha’ süresinde seçemiyorum ama neyse..

bir de netten kitap almayı beceremediğimi farkettim, her seferinde bir tane de çocuk kitabı sipariş veriyorum, kocaman uyarı koymaları gerek ‘bu kitap çocuklar içindir’ diye.. yoksa ben zerre kadar mal değilimdir affedersiniz; hep arada yediriyorlar 🙂

memelekete gidip yeğen mi sevsem diyordum ki tam, memlekete yol göründü: haftasonuluk kısa bir tur. arada severim artık ele gelenleri / ele sığanları..

ha bir de son zamanlarda iyice anladım ki gerçek ismimle günlük açmam pek mantıklı değilmiş.. en iyisi ‘kendime’ daha rahat bir yer bulayım bir ara..

oldu.

 

 

Yorumlar